Ünlü ekonomistten Merkez Bankası'na uyarı
Topkapı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emre Alkin, Merkez Bankası'nın, kredi kartı harcamalarındaki artışın sebebinin yükselen fiyatlar olduğunu idrak etmeden atacağı adımların büyük bir hata olacağını söyledi.
Prof. Dr. Emre Alkin, Merkez Bankası'nın yeni Başkanı Fatih Karahan'ın yılın ilk enflasyon raporu bilgilendirme toplantısında yaptığı konuşmayı sosyal medya platformu x üzerinden değerlendirdi. Alkin, kredi kartı harcamalarının artışının yükselen fiyatlar olduğunu idrak etmeden atılacak adımların büyük bir hata ve doğal olarak büyük bir hoşnutsuzluk yaratacağını belirtti.
Emre Alkin, değerlendirmesinde şunları söyledi:
"Yeni Başkanın İlk Toplantısı.." Değerli Dostlar. İlk toplantı bana göre olumlu geçti. Ancak, şunu net olarak bilmemiz gerekiyor. Kağıt üzerinde matematik hesabıyla bazı planlar tutar ama önünde sonunda gerçekleri yaşarız. İddialı hedefler koymak önemlidir, ciddiyeti ifade eder. Ancak söz konusu hedeflerin tutmayacağı anlaşıldığında ısrar etmemek gerekir aksi takdirde "hayalci" sıfatı takarlar. Her şeyden önce bazı uluslararası kuruluşların "yeni başkan gelir gelmez 500 puan artış yapar" sözünün aslında bir rica olduğunu ama Sn. Karahan'ın bunu dikkate almadığı görülüyor. Sanıyorum müşterilerine yüklü miktarda TL varlığı aldırmış olan bu kurumlar, bir önceki başkan üzerinde sonuç veren "raporla mesaj gönderme" işine devam etmek istiyorlar. Bakalım bu durum devam edecek mi ? Başkan Yardımcılarının toplantıda söz almaları bir ekip görüntüsü oluşturduğu için olumlu bir gelişme olarak nitelendirilebilir. En azından başkanlığa talip olmuş ama başkan yardımcısı olarak kalmış olanlar "sorun yok devam ediyorum" mesajı vermiş oldular. Daha önceki yazılarımda bundan farklı bir davranış beklemediğimi söylemiştim. Sebeplerini de anlattım. Kamu harcamalarının önlenemez hızla genişlemesi ve para arzının rekor kırmış olması karşısında Merkez Bankası'nın başarılı bir sterilizasyon politikası uygulaması pek mümkün değil. Saçılmış bunca paraya karşılık faiz yükseliyor ama, bankaların kredi vermesini önleyen faizin yüksekliğinden çok ortamın iyice riskli hale gelmesi. Firmalar her seviye faizden kredi almaya meyilliler ama bankalar tahsilat sıkıntısı çekmemek için dikkatli davranıyorlar. Özetle, kredi hızında ara sıra görülen yavaşlama Merkez Bankası'nın başarısı değil ortamın bozulması. Kredi kartları üzerinden yapılacak bir hamle hazırlığı, sadece bir kısmı talep kaynaklı enflasyonu sürekli talep cephesinden vurma alışkanlığının devam ettiğini gösteriyor. İnsanların zaruri ihtiyaçlarını kredi kartları üzerinden karşıladığını biliyoruz. Ancak, bazı harcama türlerini özel hayatında hiç atlamayanlar, devlette görev aldıkları zaman bunları "lüks" olarak tarif ediyorlar anlaşılan. Kredi kartı harcamalarının artışının yükselen fiyatlar olduğunu idrak etmeden atılacak adımların büyük bir hata ve doğal olarak büyük bir hoşnutsuzluk yaratacağını söylemem lazım. Gelirler ve hayat pahalılığı arasındaki dengeyi kuramadan aradaki makası daha da açmak hatalı olacaktır. Sadece vatandaş için değil kendileri için de."