Biden yönetimi ulusal güvenlik belgesini açıkladı
Biden yönetimi yayımladıkları Ulusal Güvenlik Belgesi'nin giriş kısmında, demokrasilerin güncel zorlukların üstesinden gelmek için gerekli olduğunu belirterek aynı düşünce yapısına sahip müttefiklik ilişkilerini güçlendireceklerini ve müttefiklerini destekleyeceklerini belirtti.
Abone olBirçok ulusal güvenlik tehdidinin artık sınırlar ötesi olduğunun altını çizen yönetim, bu tehditlerin tek bir ülke tarafından engellenemeyeceğini de vurguladı.
Ulusal güvenlik belgesinde küresel demokrasilerin ve ABD demokrasisinin kuşatma altında olduğu belirtilirken özgür toplumların popülizm, kutuplaşma, eşitsizlik ve hukukun üstünlüğü ile ilgili illiberal tehditler altında olduğu ifade ediliyor.
Küresel güç dengelerindeki değişimin yeni tehditler yarattığına değinen yönetim, Çin’in giderek agresifleştiğini ve Rusya’nın küresel düzeni bozmak için etkinliğini artırmada kararlı olduğunu belirtiyor.
Biden yönetimi, İran ve Kuzey Kore gibi bölgesel aktörlerin ise ABD ve müttefiklerine tehdit oluştururken oyun kurucu kapasiteye ulaşma çabası içinde olduklarını söylüyor.
Belgede ulusal güvenlik öncelikleri olarak ise şunlar yer alıyor:
Ekonomik refah ve fırsatların artırılması
Demokratik değerlerin ve Amerikan tarzı yaşamın savunulması
İttifakların yeniden kurulması,
Uluslararası kurumlarda küresel liderliğin yeniden tesis edilmesi
İklim kriziyle mücadele
Uluslararası ticaret ve ekonomi politikalarının sadece bir kesime değil tüm Amerikalılara hizmet etmesi
ABD’de demokrasinin yeniden canlandırılması
Aynı değer ve düşüncelere sahip müttefiklerle dünyada demokrasilerin yeniden canlandırılması
Ulusal güvenlik belgesinde belirlenen bu önceliklerin ABD’nin süregelen konumunu güçlendireceği vurgulanırken, Çin’e ya da herhangi bir diğer ülkeye karşı olan stratejik mücadelede avantaj sağlayacağı belirtiliyor.
Biden yönetimi, ulusal güvenlik stratejilerinin etkili olabilmesi için ulusal güvenlik kurumlarına ve işgücüne yatırım yapılması gerektiğinin altını çizerken buralardaki istihdamın ülkedeki çeşitliliği yansıtacak biçimde şekillenmesi gerektiğini söylüyor.
Sonuç kısmında, geleceği şekillendirmek için ABD’den daha iyi konumlanmış bir ulus olmadığı belirtilirken ABD’nin müttefiklik ilişkilerini yeniden canlandırarak dünyayı daha güvenli bir hale getireceği ifade ediliyor.
Belgede Türkiye ile ilgili herhangi bir ifade yer almıyor.