Faizin Düşmesi Dolara Nasıl Etki Eder?
Genel olarak kural şudur ki; faiz oranları arttıkça ülkedeki paranın birimi de artar. Bu kuralın tersi de geçerliliğini korur. Genel olarak yüksek faiz oranları bahse konu ülkeye ait para biriminin yükselmesine yol açar.
Abone olFaiz Oranları Ve Yabancı Yatırımcılar
Faizlerin yüksek olması yabancı yatırımcılar için cazip bir durumdur. Yabancı yatırımcının ülkeye gelmesi de otomatik olarak aynı ülkenin para birimine duyulan talebi arttırır. Öte yandan tam tersi düşünüldüğünde ülkede faiz oranlarının düşük seyrediyor olması, yabancı yatırımcılar için pek tercih edilebilir bir durum değildir. Yabancı yatırımcı talebinin azalması, göreceli olarak paranın değerinin düşmesine yol açar.
Fakat bir başka açıdan konuya yaklaşıldığında herhangi bir ülkede faiz oranlarının yükselmesi enflasyon destekler. Enflasyonun yükselmesi de para biriminin değerini azaltır. Bütün bunlar dikkate alındığında faizin düşmesi de otomatik olarak Türkiye koşullarında doları düşürür.
Faiz Artışı ve Düşüşü Piyasayı Nasıl Etkiler?
Ekonomi kurallarına uygun olarak düşünüldüğünde faiz oranı artması ile insanların borçlanması azalır, bunun devamında harcama azalır, bunlara paralel olarak ekonomi yavaşlar ve enflasyon azalır. Enflasyonun azalması ile para biriminin değeri artar.
Faizin azalması halinde ise yine ekonomi kurallarına göre insanlar daha çok borçlanır, daha fazla harcama yapar. Ekonomi büyüme kaydeder, enflasyon artışı gözlenir. Enflasyon artışı ile para biriminin değeri azalır.
Göz önünde tutulması gereken konu döviz kurunun para birimi fiyatı olduğudur. Piyasa kuralları gereği bütün fiyatlarda olduğu gibi dolar fiyatı da arz ve talep doğrultusunda belirlenir. Bu konuda asıl önemli olan soru para arz ve talebinin nasıl oluştuğudur.
Döviz Talebi Neye Bağlı Olarak Değişir
Dövize talebi belirleyen 2 ana faktör vardır. Bu faktörler genel olarak şöyle incelenebilir:
Bu faktörlerden bir tanesi mal ticareti ile ilgilidir. Yabancı girişimciler mallarımızı alırsa, bizim para birimimize ihtiyaç duyarlar. Bu nedenle para birimine talep artar, dolayısıyla da para biriminin değeri artar. Bu durumun teorik olarak anlatıldığı gibi doğru olması için piyasadaki diğer bütün faktörlerin sabit kalması gerekir. Fakat pratikte diğer koşulların sabit kalması mümkün değildir. Bu nedenle de pratik piyasa koşullarında, her zaman bu teorik kural geçerli olmaz.
Konuyu etkileyen ikinci faktör ise sermaye piyasasıdır. Bu kurala göre eğer yurtiçinde faiz oranları yabancı ülkelere oranla daha yüksek ise, yabancı yatırımcılar daha yüksek kazanç sağlamak için ülkede yatırım yaparlar. Yani söz konusu ülke yabancı yatırımcılar için cazip hale gelir. Bu durumda da ülkenin para birimine ihtiyaç duyulur. Bunun sonucunda da doğal olarak para talebi artar. Eğer piyasadaki para arzı artmaz ise, yani merkez bankası para basmaz ise, eldeki para biriminin fiyatı ve değeri artış gösterir. Merkez bankasının para basması halinde ise eldeki para biriminin fiyatı ve değerinde istenen artış sağlanamaz.
Faiz – Enflasyon – Dolar ilişkisi
Yüksek faiz oranının genel kural olarak enflasyonu arttırması gerektiği her zaman doğru olmaz. Fakat burada ayırım yapılması gereken konu faiz oranının arttırılmasının enflasyonu düşürebileceğidir. Daha yüksek enflasyon ise para birimi değerini düşürür. Burada ana fikir enflasyonun malları daha pahalı hale getirmesi ve bu yüzden mallara olan dış talebin azalmasıdır. Daha az mal satın alınır. Böylece malların satın alınması için de daha az para gerekli olur. Daha az talep olması da otomatik olarak para biriminin değerini aşağı yöne çeker. Türkiye koşullarında düşünülürse, TL değeri düşerken dolar değeri yükselir.