Hisse senedinin yüzde 86'sı, yüzde 3,6'nın elinde
Borsa İstanbul rekor üstüne rekor kırarken yatırımcı ilgisi de büyüyerek artıyor. Öte yandan yatırımcı profiline bakıldığında ise hisse varlığının ise tabana yayılmadığı görülüyor. Konuyla ilgili bir yazı kaleme alan Ekonomim.com yazarı Talip Aktaş, bu durumun gelir dağılımının bozulduğuna ve servet transferi yaşandığına vurgu yaptı.
Talip Aktaş’ın konuyla ilgili yazısı şöyle:
Borsa İstanbul'da (BIST) benzersiz bir ralli yaşanıyor. Kasım 2021'de 1800 seviyelerinde bulunan BIST 100 Endeksi 5000'e dayandı. 12 aylık artış yüzde 180. TÜİK verisiyle yüzde 85,5 oranındaki enflasyona karşın, mevduat faizinin yüzde 27, tahvil faizinin yüzde 10-11, baskılanan dolardaki artışın yüzde 50, altının yüzde 35 arttığı bir dönemde oldukça "iyi" bir getiri.
Hisse senetlerinin enflasyondan arındırılmış (reel) yıllık getirisi ise yüzde 32 seviyesinde. Bazı hisse senetlerinin fiyatlarında yılbaşından bu yana yaşanan artış yüzde binleri aştı. Evet. Bankalarda yüzde 400'leri aşan dönemsel kârlar söz konusu. Birçok şirketin kârlarında da büyük artışlar var. Ancak yarışın dopingi, uygulanan para politikası... Mevduat faizlerini kredi faizinin üzerine çıkaran bu mucizevi politika, borsayı yatırımcı açısından "mecburi istikamet" olarak gösteriyor.
Geleneksel mevduattan ve son olarak da kurların baskılanmasıyla kur korumalı mevduattan kaçan yatırımcı borsaya koşuyor. Merkezi Kayıt Kuruluşu'nun Veri Analiz Platformu (VAP) istatistiklerine göre, Borsa İstanbul'daki yerli pay senedi yatırımcı sayısı, 30 Kasım itibariyle 3,3 milyonu aştı. 11 ayda borsaya yeni giren yatırımcı sayısı 1 milyona yakın. Pay senetlerinin piyasa değeri 872,4 milyar liradan 1 trilyon 673 milyar liraya yükselmiş; artış oranı yüzde 92.
Merkez Bankası, son Finansal İstikrar Raporu’nda “liralaşma” politikasının da borsaya “olumlu” yansıdığını savunarak, şu tespitte bulunuyor: “Hanehalkının fi nansal varlıklarındaki güçlü artış devam ederken, varlık kompozisyonunda TL’nin payı artmaktadır. Hanehalkı varlıkları arasında Türk Lirası’na dönüşümü destekleyen uygulamaların katkısıyla, TL mevduat belirgin artarken, YP mevduat tercihi gerilemektedir. Ayrıca, hanehalkının mevduat dışı finansal varlıklara ilgisinde artış gözlenirken bu durum mevduata alternatif finansal araçların tabana yayılması açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmektedir.” TCMB’ye göre milyonların borsaya koşması “finansal araçların tabana” yayılması anlamına geliyor. Peki gerçekten öyle mi?